DÜNYANIN EN İKONİK MİMARİ YAPILARI

By Posted on 0 Comments4min read433 views
DÜNYANIN EN İKONİK MİMARİ YAPILARI

Ustalık, deha ve ilhamın buluşması:
Dünyanın en ikonik mimari yapıları

 

Şüphesiz dünyadaki en görkemli tasarımlar, doğa ürünü. Buna karşılık insanoğlunun hayranlık uyandıran zekası ve yeteneğinin göstergesi olan muazzam eserler de yok değil. İşte gezegenimizin farklı noktalarından, görülmeye değer en ikonik mimari yapılar!

 

Bitmeyen efsane: La Sagrada Familia Kilisesi

Yapımına 1882’de başlanan ve bir türlü tamamlanamayan La Sagrada Familia, bu özelliğinden ötürü “Bitmeyen Kilise” olarak da anılıyor. Ünlü mimar Antoni Gaudi’nin akıl almaz hayal gücünün eseri olan kilise, İspanya’nın Akdeniz kıyısındaki şehri Barselona’da yer alıyor. Gaudi’nin son derece enteresan olan çalışma sisteminin bir türlü çözümlenememesi, kuşkusuz görkemli yapının uzun süredir bitirilememesinde büyük rol oynuyor. 1926’da gerçekleşen bir trafik kazasında yaşamını yitiren Gaudi’nin ölümünün 100. yılında yani 2026’ya gelindiğinde La Sagrada Familia’daki çalışmaların sona ermesi öngörülüyor.

la sagrada familia

 

 

Gladyatörleri hissetmek için: Kolezyum

İtalya’nın başkenti Roma’da inşa edilmiş olan Kolezyum, geçmiş çağlarda gladyatörlerin ölümüne mücadelesine sahne oluyordu. Şimdilerde ise bir müze olarak dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçileri ağırlıyor. Yapımına milattan sonra 72 yılında başlanan devasa tiyatro, Antik Roma’dan bugüne miras kalan önemli mimari eserlerden. Aradan geçen yüzyıllar boyunca çeşitli oyun ve gösterilerde kullanılan Kolezyum, modern stadyumların ilham kaynağı olarak kabul ediliyor. Geçmiş çağların ihtişamını halen büyük ölçüde koruyan bu muazzam yapıyı gezerken sıraları dolduran coşkulu seyircileri, arenaya çıkan savaşçıları ve vahşi hayvanları hayal ederek o dönemlerde sürdürülen yaşamı zihninizde canlandırabilirsiniz.

kolezyum

 

Baharat Yolu’nun gözdesi: Petra Antik Kenti
Adını Yunanca “taş” anlamına gelen “petra” kelimesinden alan Petra Antik Kenti, Ürdün’ün en turistik noktalarından. UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne adını yazdıran Petra’ya ulaşmak pek kolay değil ancak Hor Dağı’nın eteklerinde kurulmuş olan antik kente geldiğinizde bu zahmete fazlasıyla değdiğini hissedeceksiniz. Kayaların içine oyulmuş tapınakları, evleri ve tiyatrolarıyla Petra, insan eliyle inşa edilmiş yapay bir vaha. Vakti zamanında Nebatilere başkentlik yapmış olan kent, rengi kızıla çalan taşları nedeniyle “Gül Şehri” olarak da anılıyor.

petra antik kenti

 

Sırrı halen çözülemedi: Mısır piramitleri

Mısır’ın çöllerle kaplı geniş düzlüklerinde yükselen piramitler, 4500 yıldır tüm görkemiyle ayakta. Günümüzün modern teknolojisiyle dahi sırrı tam olarak çözülemeyen piramitlerden en büyüğü ise bu özelliğinden ötürü pek çok kaynakta “Büyük Piramit” olarak geçen Keops Piramidi. Dünyanın yedi harikası arasında yer alan bu görkemli eser, 20. yüzyılın başlarına kadar yeryüzündeki en yüksek yapıydı.

Piramitlerin o dönemde nasıl inşa edildiği konusunda çeşitli varsayımlar mevcut. Bunlardan en bilineni bir çeşit rampa sistemi sayesinde taş blokların üst üste dizilerek yukarı çekilmesi prensibine dayanıyor. İnşa tekniğine dair diğer bir tahmin ise taş blokların devasa büyüklükteki manivelalar yardımıyla yükseltilmesi üzerinde yoğunlaşıyor. Kireç taşından inşa edilen piramitlerin yapımında kullanılan malzemelerin yakınlarda bulunan taş ocağından getirildiği düşünülüyor. Eş zamanlı bir şekilde yıllarca çalışmış binlerce işçinin eseri olan piramitler; Kral Odası, Kraliçe Odası ve Büyük Galeri gibi bölümlerden meydana geliyor.

Mısır Piramitleri

Romantizmin simgesi: Eyfel Kulesi

1889 yılında gerçekleşen Dünya Fuarı’nın giriş noktası olarak tasarlanan Eyfel Kulesi, o dönemden bu yana Fransa denince akla gelen ilk yapı. Tepesindeki antenle birlikte toplam uzunluğu 324 metreyi bulan kulenin ağırlığı ise 10 bin tonun üzerinde. İnşaat mühendisi ve mimar Gustave Eiffel tarafından tasarlanmış olan kulenin önceleri sadece 20 yıllık bir süre boyunca sergilenmesi planlanmıştı. Ancak gördüğü yoğun ilgi üzerine devamlı olarak yerinde kalmasına karar verildi. İnşa edildiği dönemde özellikle Fransız sanatçılar arasında tepkiye yol açan Eyfel Kulesi, bazı çevrelerce Paris için bir utanç kaynağı olarak görülüyordu. Günümüzde ise tam aksine dünyanın en güzel mimari eserleri arasında gösteriliyor. 7 yıl arayla, tam 60 ton boya kullanılarak boyanan Eyfel’de; 57 metre, 114 metre ve 276 metre yükseklikte 3 ayrı platform yer alıyor.

Eyfel kulesi

 

“Dünyanın en güzel anıt mezarı”: Tac Mahal

Babür İmparatoru Şah Cihan tarafından genç yaşta hayatını kaybeden eşi Ercümend Bânû Begüm için yaptırılan Tac Mahal, Hindistan’ın Agra kenti yakınında, Yamuna Nehri’nin kıyısında yükseliyor. Babür İmparatorluğu’nun o dönemki gücünü ve imparatorun eşine olan sonsuz aşkını simgeleyen yapı, 1983 yılından bu yana UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde. Yapımına 1632’de başlanan eser, çevresini saran diğer yapılar ve bahçe düzenlemeleriyle birlikte 20 yıl sonra yani 1652’de tamamlanmış. “Dünyanın en güzel anıt mezarı” tanımlamasını fazlasıyla hak eden Tac Mahal’in inşasında; İstanbul, Semerkant, Buhara, Bağdat ve Şiraz gibi şehirlerden özel olarak getirtilen ustalar çalışmış. Dünyanın en meşhur türbesinin gerçek mimarı ise halen bilinmiyor.

taç mahal

 

 

Share

What do you think?

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

No Comments Yet.