HUZUR+MUTLULUK = LAGOM TARZI EV DEKORASYONU

Hayatımızın her alanında; işimizde, ilişkilerimizde, evimizde huzur ve mutluluk arayışındayız. Ki bu arayışın yolu sadelikten, az ve öz olanın ne kadar kıymetli olduğunu anlamaktan geçiyor. Hem ruhsal hem de bedensel olarak arınmak, sadeleşmek; hayatımızdaki ağırlıklardan kurtularak hafiflememizi, huzur ve mutluluğa yer açmamızı sağlıyor. Bu sadelik arayışı her şeyde olduğu gibi dekorasyonda da özellikle İskandinav stilinde; Danimarka kökenli hygge’da ve esasen İsveçli olan lagom’da net çizgilerle kendini hissettiriyor.

Sadeliğe, fonksiyonelliğe, doğallığa ve huzura odaklanmış olan lagom stili, adını İsveççe “ne az ne çok” anlamına gelen “lagom” kelimesinden alıyor. Lagom, İsveçlilerin dengeli yaşama sanatı. Lagom stili ev dekorasyonu ise temelinde dengeye vurgu yapıyor. “Az da değil, çok da; ihtiyacına göre ve ihtiyacın kadar” diyen bu anlayış, sürdürülebilir bir çevresel yaklaşımı da içeriyor. Sevdiğimiz şeylerden kendimizi mahrum bırakmadan ama abartıya da kaçmadan fazlalıklardan kurtulmayı; huzur ve mutluluk için yaşamımızda yer açmayı öğütlüyor. Lagom esasında yalnızca mekan/dekorasyon odaklı bir yaklaşım değil; yeme alışkanlığından alışverişe ve çalışma düzenine her alana uygulanabilecek bir yaşam stili. İsveçli yazar Linnea Dunne, Türkçeye de çevirilmiş olan “Lagom: The Swedish Art of Balanced Living” adlı kitabında bu stile dair detayları ve hayatımıza nasıl uygulayacağımıza ilişkin ipuçlarını oldukça akıcı bir dille anlatmış. Gelelim lagom tarzı ev dekorasyonuna; işte stilin ipuçları ve olmazsa olmazları.

Dengeli sadeliği yakalayın
21. yüzyılın en önemli mimarlarından olan Mies Van der Rohe’nin “Az, çoktur” sözünü temel alan lagom, boşluklardan beslenen bir dekorasyon stili. Tıpkı Japon stili ev dekorasyonunda olduğu gibi insanın nefes almak, kendini yeniden gerçekleştirmek ve yaratıcılığını artırmak için boşluğa ihtiyaç duyduğunu söylüyor. Gündelik hayatınızda, yaşam alanınızda ihtiyacınız olan şeyler neler; önce bunu belirleyin. Hiç kullanmadıklarınızı ya ihtiyacı olanlara verin (ki bu kendinizi gerçekten çok iyi hissetmenizi sağlayacak) ya da satın. Bu arada bir yandan sadeleşirken bir yandan da biriktirmeyin; satın alma alışkanlıklarınızı gözden geçirin. Kullanırım dediğiniz şeylerin zamansız, uzun ömürlü ve sağlam parçalar olmasına ve dekorasyonda bir parçanın diğerlerine nazaran daha çok öne çıkmamasına yani “denge”ye özen gösterin. Sadeleşme sürecinin sonunda gerçekten hafiflediğinizi hissedeceksiniz. Üstelik sadeleştirdiğiniz dekorasyonda her bir parça, mekanda kendini daha iyi gösterecek.

Doğa ve doğallık önemli
Evrendeki evimiz olan dünyadaki doğal kaynakların her geçen gün azaldığını biliyoruz. Bu trajik gerçek hemen hepimizi, şansımız varsa tercihimizi sürdürülebilir olandan yana kullanmaya itiyor. Lagom da doğayı ve doğallığı önceleyen stil anlayışıyla bu akıma paralel bir çizgiye sahip. Mobilyadan tekstile, doğal ve sürdürülebilir malzemelerle üretilmiş eşyaların; bambu, ahşap ve hasır yüzeylerin, keten dokular ve doğal tonların tercih edildiği, ilhamını doğadan alan doğal formların hakim olduğu bir tarz lagom. Doğal, kaliteli malzemelerden üretilmiş, el yapımı olan her şeyin fiyatı, diğerlerine göre daha pahalı evet. Ama fabrikasyon ürünlere göre daha uzun ömürlü olduklarından, fiyat/fayda analizinden geçer not alacakları kesin.

Renklerle gelen huzur
Renklerin insan psikolojisi üzerindeki etkisi kuşkusuz. Dolayısıyla bir stili yaşam alanlarımıza yansıtmanın en temel yollarından biri de o stilin temelini oluşturan renkleri kullanmak. Son yılların pastel renk rüzgarının etkisi dekorasyonda da kendini gösteriyor. Lagom tarzı dekorasyonda göz yormayan, huzur verici tonlar kullanıldığından, pastel tonlar bu stilin de gözdesi. Burada önemli olan mekanın insana dinginlik vermesi. Işığı doğru yansıtan, ortama sıcak ve yumuşak bir hava katan renkler kullanılıyor lagom’da. Pastel tonlardaki grilere; somon, tebeşir pembesi, taba, nane yeşili, bulut mavisi ve kiremit rengine, siyah-beyaz monokrom renkler eşlik ediyor. Gerek ana gerekse tamamlayıcı mobilyalarda ise antrasit ve bejin hemen her tonunu görmek mümkün.

Bunca pastel tonun arasında mekana hareket katmak için canlı renklere sahip aksesuarlar kullanabilirsiniz. Özellikle nane yeşili olmak üzere yeşilin her tonunu kullanmak serbest. Doğayı ve doğallığı öncelediğini belirttiğimiz bu akımda yeşilin tonlarını sadece aksesuarlarla değil, stilin olmazsa olmazı yeşil bitkilerle de yaşamınıza taşıyabilirsiniz. Yeşilin tüm tonları, doğal ahşap rengi ve toprak tonlarıyla mükemmel bir uyum sergiliyor. Lagom stilinin ruhunu tam anlamıyla yakalamak için doğal tonlardaki ışıklandırmadan, toprak ve ahşap gibi doğal malzemelerden yapılmış ve olabildiğince az işlem görmüş aksesuarlardan, doğal kumaş ve taşlardan yararlanmayı unutmayın!